Tabiat Ana Kavramının Akıldışılığı

Darwin’i etkisi altına alan ve onu karşılaştığı canlılara yaratılmışlık temelinden farklı bir açıklamaya zorlayan düşünce akımı, 19. yüzyılın din-dışı atmosferinin en önemli ürünlerinden biri olan natüralizmdi. Natüralizm, doğadan ve duygularla algılanan dünyadan başka bir gerçeklik tanımayan düşünce akımıydı. Bu sapkın görüşe göre doğa, kendi kendisinin yaratıcısı ve hakimiydi. “Tabiat ana” gibi kavramlar ya da “doğa insana şu yeteneği vermiş, doğa bu canlıyı böyle yaratmış” gibi klişeleşmiş sözler, natüralizm akımının toplum zihnine yerleştirdiği önkabullerin birer sonucudurlar.

Evrimciler tüm canlılara sahip oldukları özellikleri verenin “tabiat ana” olduğunu söylerler. “Tabiat ana” ise bildiğimiz taş, toprak, su, ağaç, bitki, vs.den oluşur.Tabiatın bu parçalarının canlılara bilinçli ve akıl yüklü eylemler yaptırması ya da canlıları programlamak için gerekli akla ve yeteneğe sahip olmasıysa mümkün değildir. Çünkü doğada gördüğümüz herşey yaratılmıştır ve dolayısıyla bunlar yaratıcı olamaz. Canlılar sahip oldukları üstün özellikleri kendi akılları ile bulup yapmadıklarına ve bu özellikleri ile doğduklarına göre, bu özellikleri onlara veren, onları bu tavırları gösterecek şekilde yaratan üstün  akıl ve ilim sahibi bir Yaratıcı vardır. Yüce Allah üstün güç sahibi Yaratıcımız’dır. http://harunyahya.org/tr/Evrim-Sozlugu/16101/Tabiat-Ana-Kavraminin-Akildisiligi