Deniz Canlıları Fosillerinden Örnekler (3/3)

Kedi Balığı

Catfish

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Yaklaşık 95 milyon yıl yaşındaki kedi balığının günümüzde yaşayan örneklerinden hiçbir farkı olmadığını gösteren bu fosil, evrimcilerin iddialarını geçersiz kılmaktadır. Eğer bir canlı on milyonlarca yıl boyunca en küçük bir değişiklik dahi geçirmemişse, o zaman canlıların evrimi hikayesinden bahsetmek mümkün değildir.

Evrimcilerin iddia ettiği bir evrim süreci hiçbir zaman yaşanmamıştır. Resimde gördüğünüz 95 milyon yıllık kedi balığının bugün yaşayan örneğinden hiçbir farkı yoktur. Kainattaki tüm canlıları Allah yaratmıştır.

Sardalya

Sardines

Dönem: Eosen dönemi
Yaş: 54-37 milyon yıl
Bölge: Green River Oluşumu, Wyoming, ABD

Sardalya balıkları sürü şeklinde yaşayan balıklardır. 54-37 milyon yıllık bu fosilde, birkaç sardalyanın aynı anda, bir arada fosilleştiği görülmektedir. Bu fosil, sardalya balıklarının sahip oldukları tüm özelliklerle bir anda yaratıldıklarının ve on milyonlarca yıldır hiçbir değişikliğe uğramadıklarının delilidir.

Canlının fosili sardalya balığının kafa yapısını, vücudunun altındaki ve üstündeki küçük yüzgeçlerini, iki parçaya ayrılmış kuyruk yapısını çok net bir şekilde göstermektedir. Sardalya balıkları da kâinattaki tüm canlılar gibi üstün güç ve akıl sahibi Rabbimiz'in eseridir.

Mersin Balığı

sturgeon

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 125 milyon yıl
Bölge: Yixian, Liaoning, Çin

Acipenseridae familyasını oluşturan, dünyanın en büyük tatlı su balıkları olan mersin balıkları denizlerde de yaşarlar. Bazılarının boyu 5 metreye kadar ulaşır. Mersin balıklarının ağırlıkları ise 1 tondan fazla olabilmektedir. Başının iki yanında ve vücudunda küçük yüzgeçler bulunan bu balıkların dört bıyığı, uzun ince çeneleri vardır.

Bu canlının 125 milyon yıllık fosili, günümüzde yaşayan örneğiyle tamamen aynıdır. Kretase dönemine ait bu mersin balığı fosili, milyonlarca yıldır değişmeyen yapısıyla evrim teorisine meydan okumaktadır.

Deniz Atı

Seahorse

Dönem: Pliosen dönemi
Yaş: 3 milyon yıl
Bölge: Marecchia Nehri Oluşumu, İtalya

Tüm dünya okullarında öğrencilere hiçbir zaman gerçekleşmemiş bir evrim masalı anlatılmaktadır. Evrim masalına göre canlılar milyonlarca yıllık bir süreç içerisinde birbirlerinden türemişlerdir. Oysa milyonlarca yıllık fosil kayıtları bu iddiaların hepsini çürütür. Fosil katmanları ile günümüzde yaşayan canlılar karşılaştırıldığında balıkların hep balık, sürüngenlerin hep sürüngen, kuşların hep kuş, maymunların maymun olarak kaldıkları çok net bir şekilde görülmektedir. Hatta canlılar kaya katmanlarında tüm detaylarıyla, kuyruk yapıları, kafa yapıları, yüzgeçleri ya da kanatlarıyla o kadar net görülmektedir ki, artık evrimcilerin evrim teorisini savunacak güçleri kalmamıştır.

Syngnathidae familyasından Hippocampus cinsine ait olan denizatının da kendine has görüntüsü resimdeki 3 milyon yıllık fosilde çok net bir şekilde görülmektedir. Canlı aradan milyonlarca yıl geçmesine rağmen hiçbir değişikliğe uğramayarak Yaratılışı ispat etmektedir.

Yılan Balığı 

Snake fish

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Anguillidae familyasından olup, nehirlerde yaşayan yılan balıkları üreme dönemlerinde yumurtlamak için denizlerde yaşamlarını sürdürürler.  Yaklaşık 4 kg ağırlığındaki 1,5 metrelik bu canlıların ömrü 10-15 yıl kadardır. Yılan balıklarının birçok türünün kaygan ve sert derilerinde pul yoktur. Bu balıkların çok sert yapılı kuyrukları vardır ve bu kuyruklarını kazıcı bir organ gibi kullanırlar. Yılan balıklarının bazıları yırtıcıdır, dolayısıyla bu türlerin çene ve dişleri güçlüdür.

Yılan balıkları aradan 95 milyon yıl geçmesine rağmen yukarıda anlatılan tüm özelliklerini yaratıldıkları ilk günden itibaren korumuş, evrimleşip başka bir canlıya dönüşmemiş, hep aynı kompleks özellikleriyle milyonlarca yıldır yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Tüm fosiller, canlıları Allah'ın yarattığını ve canlıların evrim geçirmediklerini ispat etmektedir.

Çamur Balığı (Amia Calva) 

Amiacalva

Dönem: Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Messel Oluşumu, Almanya

Çoğunlukla Kuzey Amerika'da yaşayan çamur balıkları, kel turnalar takımına dahildir ve milyonlarca yıldır aynı kalan canlılardan biridir. Resimde gördüğünüz 50 milyon yıllık Eosen dönemine ait çamur balığı evrime meydan okumakta, canlının milyonlarca yıl geçmesine rağmen hiçbir değişime uğramadığını çok net bir şekilde göstermektedir.

Canlının öne doğru yuvarlak biçimli kafası, gövdesine yapışık kuyruğu, alt ve üst yüzgeçleri, iskelet yapısı tüm ayrıntılarıyla fosilde görülmektedir. 50 milyon yıllık çamur balığı fosili Darwinistlerin iddialarını geçersiz kılmakta, evrimin hiçbir zaman yaşanmadığını ispatlamaktadır.

Deniz Örümceği

Sea spider

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Deniz örümcekleri (Pantopoda), eklembacaklılar şubesinden bir sınıftır. En çok Akdeniz, Karayipler, Antarktika ve Arktika'da bulunmakla birlikte dünyanın her yerinde görülebilmektedirler. 7.000 metreye kadar derinlikte yaşayabilen deniz örümceklerinin yaklaşık olarak 1.000 bilinen türü vardır. Deniz örümceklerinin bedenlerinden çıkan uzun bacakları tanıtıcı özelliklerindendir. Resimde görülen deniz örümceğinin Kretase dönemine ait 95 milyon yıllık fosiline bakıldığında canlının hiç değişmediği çok açık bir şekilde görülmektedir.

Coelacanth

Coelacanth

Resimde görülen fosil, negatif – pozitif görünümlü
çift parçalı bir fosildir.

Dönem: Permiyan dönemi
Yaş: 290-248 milyon yıl
Bölge: Madagaskar

Evrim teorisi bilimsel kanıtlara dayanan bir gerçek değil, kanıt olmadan benimsenen batıl bir inançtır. Evrimciler teoriyi kabul ettirmek uğruna yeni yeni senaryolar üretir ve bunları basın aracılığıyla insanlara gerçekmiş gibi göstermeye çalışırlar. Fakat bilimsel deliller her seferinde özenle kurulan evrimci senaryoları yerle bir eder, çünkü bu iddiaların hepsi çürüktür ve hayalidir. Örneğin evrimciler Coelacanthların fosillerinden yola çıkarak, akıl dışı iddialar ortaya atmışlardır. Ancak beklenmedik bir gelişme evrimcileri adeta şok etmiştir.

1938 yılında Hint Okyanusu'nda "70 milyon yıl önce soyu tükenmiş bir ara geçiş formu" olarak tanıtılan Coelacanth ailesinin Latimeria türüne ait canlı bir üyesi, okyanusun açıklarında yakalanmıştır. Bu, evrimcilerin sahtekarlığını ortaya çıkaran bir gelişme olmuştur. Resimde 290-248 milyon yıllık fosili görülen Coelacanth balığı yaratıldığı ilk günden itibaren en ufak bir değişikliğe uğramamıştır. Ayrıca 1952 ve 1953 yıllarında başta Komor Adaları'nda olmak üzere başka bölgelerde de 200'den fazla Coelacanth yakalanmıştır. Böylece evrimcilerin ara geçiş formu olarak göstermeye çalıştıkları Coelacanth senaryosu da tarihe karışmıştır.

Colecanth

Darwinistlerin yıllarca evrime kanıt gibi göstererek insanları aldattıkları Coelacanth'ın canlı örneğinin bulunması, evrimcilere büyük bir şok yaşattı. Üstelik en az 70 milyon yıl önce ortadan kalktığı düşünülen bu canlı türü üzerinde yapılan incelemeler, Coelacanthların 400 milyon yıldır hiçbir değişikliğe uğramadıklarını gösteriyordu.

Derinsu Gümüşbalığı

Smelts

Işıklı deniz canlılardan olan derinsu gümüş balığı da fosil kayıtlarında hiç değişmeden yer alır.

Bu balıkların, bundan milyonlarca yıl öncesinde de ışık üretebilecek son derece kompleks bir yapıya sahip olmaları evrimciler açısından açıklanamaz bir durumdur.

Dönem: Oligosen dönemi
Yaş: 37-23 milyon yıl
Bölge: Polonya

Bu balıklar, okyanusların derinliklerinde yaşayan, bedenlerinde ışık üreten organlara sahip, küçük balıklardır. Işık üreten sistemleri çoğunlukla karın bölgelerinde yer alır. Derin ve karanlık sularda yaşadıklarından çevrelerini aydınlatmak için kullandıkları ışıklarıyla ayrıca düşmanlarını da tehdit etmiş olurlar.

Resimde bu türün 37-23 milyon yıllık Oligosen dönemine ait fosili görülmektedir. Fosil ile günümüzdeki canlı örneği arasında hiçbir fark yoktur. Evrimciler ne kadar materyalizmi ve ateizmi ayakta tutmaya çalışırlarsa çalışsınlar evrendeki tüm canlıların fosilleri, Yaratılışı ve kâinatın sahibini işaret etmektedir. Allah tüm evreni ve içindeki canlıları yoktan var etmiştir, gökleri ve yeri hak ile yaratmıştır. Rabbimiz olan Allah, insanların şirk koştukları şeylerden Yücedir.

Mezgit (Bregmaceros)

Whiting

Dönem: Pliosen dönemi
Yaş: 5.3-1.8 milyon yıl
Bölge: Marecchio Nehri Oluşumu, İtalya

Evrimcilerin tek bir ara fosil bulunamaması ile ilgili hayal kırıklığını, California Üniversitesi'nden D. S. Woodroff, Science dergisinde şu şekilde ifade etmiştir:

Ama fosilleşmiş türler, tarihlerinin büyük bir bölümünde değişmeden kalmışlardır ve fosil kayıtları tek bir ara geçiş örneği vermemektedir. (D.S. Woodroff, Science, vol. 208, 1980, s. 716 http://www.genesispark.org/genpark/after/after.htm)

Yaklaşık 5.3-1.8 milyon yıl yaşındaki mezgit balığının günümüzde yaşayan örneklerinden hiçbir farkı olmadığını gösteren bu fosil, evrimcilerin iddialarını geçersiz kılmaktadır. Bu canlı resimde görüldüğü gibi aradan 5.3-1.8 milyon yıl geçmiş olmasına rağmen ilk yaratıldığı andaki özelliklerini tamamen taşımaktadır. Ne kafa yapısında, ne yüzgeçlerinde, ne de kuyruk yapısında en ufak bir değişiklik bulunmamaktadır. Bu mezgit fosili, evrimin hayal ürünü bir senaryo olduğunu tüm açıklığıyla gözler önüne sermektedir.

Güneş Mercanı 

Sun coral

Bir canlının başka bir canlıdan türediği iddiasını doğrulayacak tek bir fosil kaydı yokken, yeryüzünün tüm katmanları canlıların milyonlarca yıl önce de aynı özelliklere sahip olduklarını gösteren delillerle doludur.

Fosil kayıtlarının bize gösterdiği gerçek açıktır: Canlılar ilk var oldukları andan itibaren hiç değişmemişlerdir, mercanlar her zaman mercan olarak var olmuşlardır, balıklar da balık.

Dönem: Devoniyen dönemi
Yaş: 350 milyon yıl
Bölge: Atlas Dağları, Fas

Evrimciler 150 yıl boyunca sürekli olarak insanlardan özür dilemek zorunda kaldılar; çünkü öne sürdükleri her senaryo bilimsel delillerle çürütüldü.

Resimde görülen 350 milyon yıllık Paleozoik zamana ait güneş mercanı fosili de bu canlının 350 milyon yıl geçmesine rağmen hiçbir değişikliğe uğramadığını ispat etmektedir. Günümüzdeki güneş mercanlarından hiçbir farkı olmayan 350 milyon yaşındaki güneş mercanı, Yaratılış gerçeğini bir kez daha ispat etmektedir.

Türlerin şaşırtıcı bir biçimde sabit oldukları ve uzun zaman dilimleri boyunca hep aynı kaldıkları yönündeki gözlem evrimci bilim adamlarını iyice köşeye sıkıştırmıştır. Darwin'in öne sürdüğü evrim masalını ısrarla reddeden fosil kayıtları ile karşı karşıya kalan paleontologlar artık bu gerçekleri gizleyemeyecek konuma gelmişlerdir. Bilimin her kolu, canlıların evrimleşmediğini, bir anda ortaya çıktıklarını yani yaratıldıklarını göstermektedir.

Ringa

Herring

Dönem: Eosen dönemi
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: Green River Oluşumu, Wyoming, ABD

Fosil kayıtlarının her açıdan evrim teorisini açıkça yalanladığı görülmektedir. Resimdeki ringa fosili 54 – 37 milyon yaşındadır. 54 – 37 milyon yıl önce yaşayan ringa balıklarının fizyolojik özellikleriyle günümüzde yaşayan ringa balıkları arasında hiçbir fark bulunmamaktadır. Ringa balığının 54 – 37 milyon yıllık fosili incelendiğinde balığın kafa yapısının, yüzgeçlerinin ve kuyruk yapısının hiç değişmediği açıkça görülmektedir. Ringa fosillerinin gösterdiği gerçek, canlıların evrim geçirmedikleri, hepsini Yüce Allah'ın yarattığıdır.

Levrek

Perch

Dönem: Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Green River Oluşumu, Wyoming, ABD

Resimde görülen 50 milyon yıllık levrek fosili, evrim teorisinin bir safsatadan ibaret olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Canlının yapısının, yüzgeçlerinin, iskelet yapısının on milyonlarca yıldır değişmeden kaldığı fosilde açıkça görülmektedir.

Milyonlarca fosil, canlıların sürekli değişerek sözde ilkelden gelişmişe doğru ilerledikleri iddiasındaki Darwinistlerin gerçekleri söylemediklerini göstermektedir.

Aşağıdaki 50 milyon yıllık fosildeki muhteşem korunmuş detaylar son derece dikkat çekicidir. Yüz milyonlarca fosil örneğinde olduğu gibi bu levrek de bize canlıların hiç değişmediğini bir kere daha göstermektedir.

Perch

Güneş Mercanı

Seacoral

Dönem: Devoniyen dönemi
Yaş: 350 milyon yıl
Bölge: Atlas Dağları, Fas

Evrimciler yıllardır bıkmadan usanmadan yeni hayali iddialar ortaya attılar ve her seferinde de bu iddialarını geri almak zorunda kaldılar. Kimi zaman fosilleri saklama yoluna gittiler, kimi zaman hayali rekonstrüksiyonlar yaptılar. Bilimsel dergilerde hayal güçleriyle çizdikleri ara fosilleri kapaktan yayınladılar, ancak kısa bir süre içinde yaptıkları yeni yayınlarda özür dilemek zorunda kaldılar. Çünkü yer altından çıkarılan fosil kayıtları evrimcilerin iddialarını tek tek yerle bir etti.

Resimde görülen 350 milyon yıllık güneş mercanı yaratıldığı ilk günden günümüze kadar hiç değişmemiştir. Bu fosil de tıpkı diğer milyonlarca fosil gibi Darwinizmin yalnızca sapkın bir ideoloji olduğunu, bilimsellikle hiçbir ilgisinin olmadığını ispatlamaktadır.

Deniz Atı 

Sea horse

Dönem: Pliosen dönemi
Yaş: 3 milyon yıl
Bölge: Marecchio Nehri Oluşumu, İtalya

Denizatları dış görünümleri ve son derece özel bir düzene sahip olan genel yapıları ile dikkat çekici canlılardır. Boyları 4 ila 30 cm arasında değişen denizatları, genellikle kıyı şeridinde yosunların ve diğer bitkilerin arasında yaşarlar. Sahip oldukları koruyucu kemiksi zırh bu hayvanları tehlikelerden korur. Zırh o kadar sağlamdır ki, kurumuş ölü bir denizatını elinizle kırmanız neredeyse imkânsızdır. Resimdeki 3 milyon yıllık denizatı, "canlıların evrim geçirmediğini", tümünü Allah'ın yarattığını söylemektedir.

Camgözlüler

glass eyes

Dönem: Oligosen dönemi
Yaş: 35 milyon yıl
Bölge: Polonya

Argentinidae familyasından olan camgözlüler Atlantik ve Pasifik Okyanuslarının derinliklerinde yaşayan balıklardır. Yaklaşık 45 santimetre uzunluğundadırlar ve denizin 145-545 metre altında yaşarlar. Fosil kayıtlarının bu kadar çeşitli olması, en küçük kara ve deniz canlısından en büyük kara ve deniz canlısına kadar milyonlarca fosilin o dönemde yaşayan canlıları adeta fotoğraf gibi yansıtması evrim teorisinin çökmesine neden olmuştur.

Resimde görülen 35 milyon yıllık camgözlülere ait fosil aradan milyonlarca yıl geçmesine rağmen balıkların daima balık olarak kaldıklarını ispat etmektedir.

El Feneri Balığı

Flash light

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Anomalopidae familyasından olan el feneri balıkları tropikal sularda yaşarlar. Bu balık türü ismini vücudunda bulunan biyoluminesans organından alır. Balığın gözlerinin alt kısmında ışık veren bakteriler bulunmaktadır. Bu ışığı düşmanlarından kaçmak için kullanan balık, ayrıca avlanmak ve diğer balıklarla bağlantı kurmak için de ışığını kullanır.

Balığın 95 milyon yıllık fosilinde vücudundaki tüm detayları koruduğu görülmektedir. Hayvanların ilkelden gelişmişe doğru geliştiği senaryosunu ileri süren evrimciler için 95 milyon yıl önce de canlıda böyle kompleks bir sistem olması içinden çıkılmaz bir durumdur.

Canlıların vücutlarındaki bu kompleks yapılar canlıların evrimle var olmadıklarını, tüm canlıları Allah'ın muhteşem bir sanatla yarattığını göstermektedir.

Keman Vatozu

Sting ray

Keman vatozu on milyonlarca yıldır değişmeden kalan canlılara sadece bir örnektir. Tüm detaylarıyla korunmuş milyonlarca fosil evrimin bir aldatmaca, Yaratılışın ise bir gerçek olduğunu bize göstermekte ve insanlara kainattaki mükemmelliğin tesadüfen oluşamayacağını anlatmaktadır.

21. yüzyıl Allah'ın izniyle Darwinist aldatmacanın kesin olarak yenilgiye uğradığı kutlu bir dönem olacaktır.

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

95 milyon yıl önce yaşayan keman vatozu da, günümüzde yaşayan keman vatozu da, uzun ince kuyruğu, bedeninden çıkan küçük yüzgeçleri, koniyi andıran öne doğru sivrilen kafa yapısı ile tamamen aynıdır.

Bir çok hayvan kendine özgü yapılarıyla, o kadar ayırt edilebilir şekilde fosilleşmiştir ki, fosil kayıtlarını inceleyen bilim adamları evrim teorisinin tarihe gömüldüğünü kabul etmek zorunda kalmışlardır. Allah'ın üstün yaratışının izleri olan fosiller, evrimcilerin yalanlarını her geçen gün daha da güçlü bir şekilde deşifre etmektedir.

Testereli Vatoz

stingray saw

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Testereli vatoz balıklarına dünyanın bütün sıcak denizlerinde rastlamak mümkündür. Bu canlılar genellikle sığ sularda yaşarlar, bazen de akarsuların yukarı boylarına doğru seyahat ederler. Yavruları testereleriyle dünyaya gelir; ancak anneye zarar vermez çünkü bu keskin organları doğum esnasında zardan bir kının içindedir. Testereli vatozun savunma silahı olarak kullandıkları bu organlarını balık sürülerinin arasına girdiklerinde sağa sola sallayarak avlanırlar. Ayrıca, dipteki çamurları da testereleri ile karıştırırlar.

95 milyon yıllık fosili görülen testereli vatoz balığının günümüzde yaşayan testere balıklarından hiçbir farkı yoktur. Uzun testere şeklindeki burnu, belirgin kafa yapısı, gövdesinin yanındaki geniş yüzgeçler çok net bir şekilde teşhis edilmektedir. Milyonlarca yıldır hiç değişmeyen testere balıkları, evrimcilerin ne kadar yanıldıklarını bir kez daha gözler önüne sermektedir.

Aşağıdaki resimde görülen Kretase dönemine ait 95 milyon yıllık testereli vatoz yaşayan bir fosil örneğidir. Üstte görülen ve günümüzde yaşayan testere balıkları ile birebir aynı özelliklerdeki bu fosil Yaratılışın yüz milyonlarca fosil kanıtından biridir.

stingray

Yılan Balığı

Snake fish

Dönem: Kretase dönemi
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Ayrı türlere ait fosillerin, fosil kayıtlarında bulundukları süre boyunca hiç değişim göstermedikleri, Darwin'in Türlerin Kökeni'ni yayınlamasından önce bile paleontologlar tarafından bilinen bir gerçektir. Darwin ise gelecek nesillerin bu boşlukları dolduracak yeni fosil bulguları elde edecekleri kehanetinde bulunmuştur. Ama aradan geçen 120 yılı aşkın süre boyunca yürütülen tüm paleontolojik araştırmalar sonucunda, fosil kayıtlarının Darwin'in bu kehanetini doğrulamayacağı açıkça görülmüştür.

Resimde görülen yılan balığı da aradan 95 milyon yıl geçmesine rağmen en ufak bir değişiklik geçirmemiş, evrimleşmemiş ve başka bir canlıya dönüşmemiştir.

Yengeç

Crab

Dönem: Eosen dönemi
Yaş:  23 – 5 milyon yıl
Bölge: Wiapara, Yeni Zelanda

Resimde görülen 23-5 milyon yıllık yengeç fosili, vücudunun ön kısmından çıkan kıskaçlarıyla, kalın dış kabuğuyla aradan milyonlarca yıl geçmesine rağmen en ufak bir değişikliğe uğramadığını kanıtlamıştır. Evrimcilerin bu bulgulara karşı verebilecekleri hiçbir bilimsel cevap yoktur. Evrim teorisi yaratılışı ispat eden fosiller karşısında tam anlamıyla çökmüştür.

Yengeçler genellikle kalın bir dış iskelete sahiptirler ve bir çift kıskaç ile donatılmışlardır. Yengeçlerin tipik özelliklerinden olan kıskaçlar yukarıda görülen 23-5 milyon yıllık fosilde de aynı şekilde vardır.

Yengeçler de milyonlarca yıl öncesinde bugünkü özellikleriyle bir anda ortaya çıkmış canlılardandır. Bulunan tüm yengeç fosilleri tam yengeç özelliği gösterir, eksik uzuvlu yarı yengeç yarı başka bir canlı fosiline hiç rastlanmamıştır. Yengeçler tarihin her döneminde yengeç olarak var olmuşlardır. Canlılardaki değişmezlik evrim teorisini yıkan en önemli kanıtlardan biridir.

İğne Balığı

Needle fish

Dönem: Miosen dönemi
Yaş:  23 – 5 milyon yıl
Bölge: Kaliforniya, ABD

İğne balığı iğnebalığıgillerden olup, vücudunun arkasında ince uzun bir kuyruğu bulunan kemiklibalık türüdür. Atlas Okyanusu ve Akdeniz'de yaşayan bu balığın boyu yaklaşık 20 cm'dir, vücudu ise pulsuzdur. Göğüs ve karın yüzgeci yoktur. İnci istiridyesinin kabukları arasında veya deniz hıyarlarının sindirim boşluğunda yaşarlar.

Balık ince tüp şeklinde ağzı, uzun ince vücudu ve yine uzun kuyruğu ile 23-5 milyon yıllık fosilinde çok net bir şekilde teşhis edilebilmektedir. Hatta balığın kemik yapısı dahi aradan milyonlarca yıl geçmiş olmasına rağmen tam anlamıyla korunmuştur. Resimdeki 23-5 milyon yıllık iğne balığı fosili bu canlının da yaratıldığı ilk günden beri iğne balığı olarak kaldığını, evrim geçirerek başka bir canlıya dönüşmediğini ispatlamaktadır.

Kutu Balığı

Box fish

Lübnan'da bulunan bu 95 milyon yaşındaki fosil ile yanda canlı hali görülen günümüzdeki kutu balığı arasında hiçbir fark yoktur. Bu durum evrimcilerin iddialarının bir aldatmaca, Yaratılışın ise bir gerçek olduğunu bize gösterir.

Dönem: Kretase dönemi
Yaş:  95 milyon yıl
Bölge: Haqel, Lübnan

Kutu balığının farklı vücüt yapısı, su içinde çok çevik hareketler yapmasına imkan sağlar. Balığın deniz altında karşılaştırğı ani tirbülansları ustalıkla bir avantaj haline dönüştürebilmesi bilim dünyasının dikkatini çekmiştir. Araştırmacılar kutu balığının bilgisayarlı modellemeleri yapmış ve ortaya çıkan bulgular sualtı robotlarının yapımında ilham kaynağı olmuştur. (http://news.sciencemag.org/sciencenow/2003/01/23-02.html)

Bu minik balığı harika bir yüzücü yapan mühendislik prensipleriyle donatılmış olması, Allah'ın yaratışındaki muhteşemliğin bir ifadesidir. Bilim bir kez daha göstermektedir ki, Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah'ın yaratması kusursuzdur ve incelenen her yeni canlı bu kusursuzluğu gözler önüne sermektedir.

Bu canlı aradan 95 milyon yıl geçmiş olmasına rağmen en ufak bir değişikliğe uğramamış, evrim geçirmemiştir. Allah yarattığı tüm canlıları en iyi bilendir:

Yedi gök, yer ve bunların içindekiler O'nu tesbih eder; O'nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur, ancak siz onların tesbihlerini kavramıyorsunuz… (İsra Suresi, 44)

Hanım Balığı

Lady fish

Dönem: Kretase dönemi
Yaş:  9 5 milyon yıl
Bölge: Haqel, Lübnan

Ladyfish

Bu canlının fosili de tıpkı yeryüzündeki diğer canlıların fosilleri gibi evrim teorisinin geçersizliğini ispat etmektedir.

95 milyon yıl önce yaşayan hanım balıklarının, bugün yaşayan hanım balıklarıyla tamamen aynı olması, evrimcilerin asla açıklayamayacakları bir durumdur. Fosillerin gösterdiği gerçek, tüm canlıları Allah'ın yarattığıdır.